Bölgemizde başta Afyon Kocatepe Üniversitesi olmak üzere, bünyesinden birçok üniversite çıkarmış olan Anadolu Üniversitesi, geçtiğimiz hafta önemli bir uluslararası bilimsel konferansa ev sahipliği yaptı. Yirmi ülkeden yaklaşık 300 katılımcıyla Eskişehir’de gerçekleşen IODL 2022 konferansı, Açıköğretim Sistemi dolayısıyla üniversitenin çok iddialı olduğu alanlardan biri olan açık ve uzaktan öğrenme üzerineydi. Bu yıl “Yıkıcı Değişim” temasıyla yapılan bu konferansın hemen her oturumunda şu durum özellikle vurgulandı: Pandemiyle birlikte uzaktan eğitim önemini artırdı ve artık pandemi tamamen bitse de eğitimde uzaktan eğitimden uzaklaşmak mümkün görünmüyor! Yani bundan sonra uzaktan eğitimsiz bir eğitim sistemi görmek zor!
Aniden hayatımıza giren salgın birçok konuda bizi hazırlıksız yakaladı. Bu noktada sıkıntı yaşadığımız en önemli alanlardan biri de elbette eğitim… Özellikle örgün eğitim veren ilk, orta ve hatta yükseköğretim kuruluşları evlere kapanmayla birlikte eğitim hizmetlerine devam edebilmek için neye uğradığını şaşırmış bir hal içinde çözüm arayışına girdiler. Bu noktada yıllardır haksız biçimde sanki örgün eğitimin bir alternatifi olarak ikincil bir konuma itilen uzaktan eğitim, kurumların imdadına yetişti. Başta Millî Eğitim Bakanlığı olmak üzere eğitim sektörü “zaten gelmekte olanı” daha önceden ve acele bir şekilde, biraz da mecburiyetten erken karşılamış oldu. Bu noktada devreye tecrübe girdi ve hali hazırda uzaktan öğrenme konusunda belli bir yol almış kurumlar bir adım öne çıktı. Bu kurumların başında ise yarım asır önce uzaktan eğitimi Eğitim Televizyonu (ETV) çatısı altında televizyon üzerinden başlatan ve bundan tam 40 yıl önce 1982’de Türkiye’yi Açıköğretim ile tanıştıran Anadolu Üniversitesi geliyor. Üniversite, başta kendi bünyesinden çıkmış Eskişehir’deki diğer üniversiteler olmak üzere hem yükseköğretim kurumlarına hem de diğer kamu ve özel kurum ve kuruluşlara birçok noktada 40 yıllık açık öğretim deneyimiyle destek sağladı, sağlamaya da devam ediyor.
Bugün dileyen herkese dilediği yerden dilediği zaman öğrenme fırsatı sunan Açıköğretim Sistemi, sadece Türkiye’de değil dünyanın 39 ülkesinde öğrencisi olan bir eğitim üssü haline geldi. Öğrenciler, “Anadolum eKampüs” adı verilen sisteme giriş yaparak sorumlu oldukları derslerin kitaplarına, ünite özetlerine, konu anlatım videolarına ve daha birçok içeriğine masaüstü, dizüstü bilgisayarlar veya cep telefonlarından erişip dilediği yerden öğrenmenin tadını çıkarabiliyor. Hatta dilerse bunları bilgisayara, telefona indirip interneti olsun olmasın faydalanabiliyor. “Bir şey lazım olsa şimdi kim kalkıp büroya gidecek?” diye düşünen varsa söyleyeyim: e-devlete entegre öğrenci sistemiyle hem kayıt hem de diğer öğrencilik işlemlerini gerçekleştirebiliyor; sınavlara da sistemde önceden belirtmek şartıyla dilediği şehirde girebiliyor. İçinizde “Ben zaten üniversite okumak için sınava girmiştim. Halen de okuyorum veya mezun durumdayım. Bunun için yeniden sınava girmem gerekli mi?” şeklindeki olası bir soruya da İkinci Üniversite imkânı ile sınava girmeksizin iki yıllık önlisans öğrencisi/mezunu varsa önlisans, dört yıllık lisans mezunuysa lisans veya önlisans programlarından birine kaydını yaptırabileceği şeklinde yanıt vereyim. Böylelikle hayalini kurduğunuz ama bir türlü okuma fırsatı bulamadığınız alanlarda tekrar YKS’ye girmeden okuma şansına da erişmiş oluyorsunuz. Aramızda “kim bu saatten sonra üniversite okuyacak?” diyenlere yanıtım “hiç de öyle demeyin” olur zira Açıköğretim Sisteminde 17 yaşında da öğrenci var 77 yaşında da… Bu nedenle okumak, geçerli bir diploma sahibi olmak isteyen herkesi Açıköğretim Sistemi’nin İkinci Üniversite fırsatından yararlanmaya davet ediyorum. Dileyenler 17 Ekim günü sonuna kadar ikinciunversite.anadolu.edu.tr sayfasından gerekli işlemleri yapabilirler.
Bu noktada son olarak yazının başında bahsettiğim konferansta duyurulan önemli bir projeden de bahsetmek isterim. Dijital Ders Platformu adlı bu projeyle Açıköğretim ders malzemelerinin önemli bir kısmı vatandaşların kullanımına açıldı. Bu sayede dileyen herkes bilgi sahibi olmak istediği konuda bilimsel bilgiyi Açıköğretim ders malzemelerinden öğrenecek. Bir öğrenciyseniz dersiniz ve ödevinizle ilgili bilgiyi, bir öğretici iseniz öğrencilerinize anlatacağınız konuları, bir çiftçiyseniz tarımda son bilimsel teknikleri, hayvancılıkla uğraşıyorsanız hayvan yetiştiriciliğinde aklınıza takılanları ve daha birçok şeyi bu sayede ddp.anadolu.edu.tr web sitesinden ücretsiz öğrenebilirsiniz. Birleşmiş Milletler Kalkınma Amaçları arasında yer alan herkes için nitelikli eğitim, fırsat eşitliği, eşitsizliklerin azaltılması, bilginin paylaşılması ve yayılması gibi hedeflere ulaşmada Anadolu Üniversitesi’nin attığı bu adım gerçekten takdire şayan ve onun öncü konumuna da yakışır biçimde…
Teknolojinin ilerlemesiyle eğitimden sınırların ortadan kalktığı bir dönemdeyiz. Elbette teknolojiye ulaşmada sıkıntılarımız tamamen çözülmüş değil. Toplumda başta ekonomik gerekçeler olmak üzere birçok nedenden kaynaklanan eşitsizlikler de maalesef güçlü bir biçimde varlığını sürdürüyor. Yine de bu tür gelişmeler geleceğe umutla bakmamız için bize güç veriyor.
Yazıyı burada bitirirken atalarımızın meşhur “öğrenmenin yaşı yoktur” sözüne artık “sınırı da yok” diye ekleme yapmamız gerektiğini düşünüyorum. Tüm hemşerilerime selam ve saygılarımla…