Mahalli seçimlerde son düzlüğe girildi .
Adaylar harıl harıl çalışıyor , çarşı pazar ziyaretleri ,
ev toplantıları , giydirilmiş araçlar , broşürler ,
promosyon hediyeler , sosyal medya tanıtımları
velhasıl teknolojinin tüm imkanları kullanılıyor . Öte
yandan muhtar adayları da harıl harıl seçim pusulası
bastırıyorlar .
Giydirilmiş araçlarda parti amblemi tamam ,
adayların resmi tamam , vekillerin resminin ne işi var
, bana gereksiz geldi . Adı üstünde mahalli seçim .
Vekiller uyanık kendilerinin bedava reklamını
yaptırıyorlar .
Adaylar seçim vaatlerinde TOKİ yi başa
almışlar . Hedefdeki yer pancar kantarının olduğu yer
. Burasının alınması için 5/6 senedir uğraşıyorlarmış ,
nasıl bir uğraşmaysa . Şuhut tarihte büyük depremler
yaşamış bir coğrafya , inadına inadına sıvılaşma (
zemin kumluk ) olan yerleri imara açıyoruz , geçen
yıl yaşanan depremden hiç ders almamışız . Vakit
geçirmeden konut alanlarını Şuhut’un kuzeyindeki
dağlık alanlara kaydırmada fayda , hem tarım
alanlarını korumuş oluruz . Biraz zorlanırız ama
gelecek için güvenli konutlar ancak böyle olur.
Bakalım kazanan belediye başkanı ne yapacak .
AKP adayı İbrahim Eroğlu’nun seçim
bürosu açılışı yapıldı . Şuhut’ta aday tespitinde
kırgınlık olduğunu herkes biliyor . Buna vekillerde
taraf olunca hatlar keskinleşti . Mevcut belediye
başkanı Recep bey ne Afyondaki aday tanıtımında ,
ne de Şuhut’taki açılışta ( mazereti var mı
bilmiyorum) hiçbirinde gözükmedi , halbuki Recep
Bozkurt’ta Veysel Eroğlu’ nun emeği çoktur , onun
üç dönem belediye başkanı olmasında arkasında
durdu , siyaset bizde böyle bir şey . İbrahim
Eroğlu’nu tebrik etmek gerekir , adaylığına en çok
karşı çıkan vekili açılışa getirdi , makas kestirmeye,
siya s e tt e ba rışma sını bilmiyors an kavga
etmeyeceksin .
Ülke genelinde mahalli seçimleri özellikle
büyükşehirlerde parti liderleri seçimleri adaylara
bırakacak gibi değil . Özellikle AKP genel başkanı
maşallah her yerde günde 3 miting falan yapıyor
herhalde . Halbuki ekonomi de işler bozuk düzen ,
gerçi yapacak bir şey olmadığını o da biliyor , en
azından seçimler geçinceye kadar , ondan sonra
Mehmet Şimşek’in insafına kaldık , hangi reçeteyi
uygulayacak , hangi ameliyatı yapacak , neremizden
kesecek , bilmiyoruz. Bildiğimiz bir şey var tufan
geliyor , tufan . AKP 2002 de iktidara geldiğinde
Dolar 1,6 TL iken şimdi 32.00 TL ye yükseldi , yani
paramız 20 kat değer kaybetmiş , başka bir şey
anlatmaya gerek var mı bilmem .
Bu arada okullarda CEDES miş ( çevreme
duyarlıyım , değerlerime sahip çıkıyorum ) Milli
Eğitim ile Diyanet işleri arasında imzalanan protokol
gereğince yapılan faaliyetler . Diyanetin başka işi
kalmamış mı , okullarda yeterince Din Kültürü Ahlak
Bilgisi Öğretmeni var . Okullarda eğitim çocukların
seviyesine göre pedegojik formasyon alan kişiler
verebilir , bu eğitim de öğretmenlerde vardır . Öyle
her önüne gelen bu tür işlere burnunu sokarsa
faydadan fazla zarar verir . Onun için Diyanet
okullardan elini çek .