“Cumhuriyet’e inanıyorum. 1923’te kurulduğu şekliyle inanıyorum.” Onun için başkanlık sistemine karşıyım. Akp iktidarı dönemindeki tüm Anayasa değişikliklerine Hayır dedim. Türkiye Cumhuriyeti Devleti Güçlendirilmiş parlementer sisteme geçmesi gerekmektedir.
Çünkü; “Ben hukuk devletine inanıyorum. Demokrasiye inanıyorum. Yürütmenin, yargı aleyhine her türlü genişlemesini demokrasi ve hukuk devleti adına tehlikeli buluyorum. Yargının, yürütmenin her türlü tasarrufu üzerinde denetim yapabilmesinin, hukuk devleti açısından vazgeçilmez bir kural olduğunu düşünüyorum.
Bütün bunların dışında bir başka gerekçem daha var. Daha sonraki yıllarda yapılacak anayasa değişikliğinin, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin milli ve üniter devlet yapısını tehdit edecek değişiklikler olacağı konusunda çok fazla endişelerim var.
Bu gün yaşadığımız etkileri önümüzdeki günlerde yıkıcı olacağı açık olan ekonomik krizin, kuyrukların, fahiş fiyat artışlarının, kamu israflarının, yalanın, talanın, yolsuzluğun, yapılan ihalelerin kamu yararı gözetilmeden yapılmasının, aşırı fiyat artışlarının, gübreye, elektiriğe, akaryakıta, doğalgaza, ard arda yapılan zamların, eş, dost, partili, yandaş kayırmacılığının, ballı maaş alanların, 3-5 yerden maaşa bağlananların, bankamatik çalışanlarının, daha aklımıza gelen gelmeyen tüm sorunların temelinde; Yargının, yürütmenin her türlü tasarrufu üzerinde denetim yapabilmesi şarttır, hukuk devleti açısından vazgeçilmez bir kuraldır.
Tabii ki tam bağımsız yargı. Yürütmenin kontrolünde yargı olursa o ülkede veya toplumda hukukun üstünlüğü olmaz. Adalet olmaz. Denetleme olmaz. Toplumsal sorunlar her geçen gün ağırlaşır. Çıkan krizlerin faturası ödenmek üzere halka kesilir.
Küresel krizler olabilir, alınan yanlış kararlar sonucu krizler çıkabilir, toplumlar etkilene bilir; Yargının, yürütmenin her türlü tasarrufu üzerinde denetim yaparsa; Kamu israfı biter, ülkeyi yönetenler hesap verecekleri için titiz davranırlar, Betül mal-a sahip çıkarlar, kamu ile toplum ortak akılda buluşur, krizin faturası paylaşılır. Kısacası köylü, üretici, esnaf, dar ve sabit gelirli, dul, yetim, memur ve işçi zamların altında bu denli ezilmez.
Sağlıklı olun, sağlıkla kalın.