Geçen haftadan bu haftaya; Güzel bir “ yağmur “ yağdı . Derin bir ohh çektik . Zira herkes sulama derdine düşecekti. İnşAllah yağmurun arkası gelir .
Onbir ili etkileyen “depremin ” yaraları sarılmaya devam ediliyor.Bir ay geçmesine rağmen hala enkaz altında çıkarılmayı bekleyen cesetlerin olduğu açıklanan ölü sayısından da anlaşılıyor . Hala çadır ve konteyner ihtiyaçların tam karşılanamadığı bir gerçek . Kolay da değil bu kadar geniş coğrafyaya düzen kurmak ama bu kadar da hazırlıksız olmak Türkiye gibi büyük bir devlete yakışmıyor . Kızılay ile iddialar yenilir yutulur ama o tarafa hiç yaklaşılmıyor , anlaşılan iktidar dün olduğu gibi bugün de “ sarı öküzü “ verme niyetinde değil , sorumluların istifa etmesi gibi , ama demokratik bir ülke olma iddiasından hızla uzaklaşıyoruz . İktidar daha da sıkışınca “ ezan susmaz , bayrak inmez “ gibi sloganlara sarılıyor , ne alakası varsa .
Bir depremde siyasette yaşandı . Millet ittifakının paydaşlarından “İYİ Parti” ittifaktan ayrılacağını açıkladı . Tabandan gelen baskı , e-devlet üzerinden istifalar , baktılar pabuç pahalı parti yönetimi geri adım attı , Masaya tekrar oturdu . Her zaman söylediğim gibi bırakın bu belediye başkanlarını ( İmamoğlu , Mansur Yavaş) görevlerini yapsınlar. Depremde yaptıkları çalışmalar bu belediyelerin ne kadar önemli olduğunu gösterdi . Seçim çalışmalarına zaten katılacaklardır. Hani adayınız , ne zaman açıklanacak , biz demedik mi bunlar dağılır diye bir yıldır koro halinde tempo tutan saray ve havuz medyası işte aday . Millet ittifakının adayı Kemal Kılıçtaroğlu . Beş partinin genel başkanları da Cumhurbaşkanı yardımcısı olacağı açıklandı . Takdir milletin , haydi hayırlısı .
Bu seçimlerde Afyonda CHP ve İYİ partinin eli rahatlayacak zira Demokrat Parti Genel Başkanı Gültekin Uysal cumhurbaşkanı yardımcısı olacağı için milletvekili adayı olmayacak , daha rahat liste yapma fırsatı yakalayacaklar .
KahramanMaraş depremi siyasi söylemlerin neredeyse tamamını resetledi . Bundan sonra Hz. Mevlana’nın dediği gibi “ Ne kadar söz varsa düne ait …. Dünle gitti cancağızım ….. Şimdi yeni şeyler söylemek lazım ..” Bu depremde depremi durduran (!) şeyhleri de göremedik . Adıyaman depreminde o şeyhlerin camileri de hasar görmüş . Bu deprem , Gölcük depreminde acımasızca sözler söyleyen ( subayların kadınları hakkında) bu deprem onları cezalandırmak için oldu diyen şeyhlere soralım ; Peki bu deprem kimin için oldu ?
Doğru bildiğimiz yanlışlardan bir tanesi de BTK( Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu) nın iletişimi daraltma , haberleşmeyi azaltma yetkisine sahip kurum . Biz sanıyorduk ki son depremde yaşanan internet ve telefon görüşmelerinde sıkıntının GSM şirketlerinin altyapı yapmadığı için oluyor . Bu altyapılarda BTK kurumu izin verirse yapılabiliyormuş . BTK altyapı iznini güvenlik gerekçesi vermediği yönündeymiş .