Süt teşviği alabilmek için “ işletmede bulunan hayvanlara “ sigorta mecburiyeti getirildi . Sigorta elbette iyidir , ancak primleri yüksek . Zaten yüksek yem fiyatları altında ezilen çiftçi , dar kapsamlı sigorta yapmak zorunda kalıyor . Dar kapsam ne demek düşük de olsa sadece prim ödeyeceksin , neredeyse hiçbir hak talep etmeyeceğimiz bir sigorta şekli . Süt teşvikleri de öyle komik kaldı ki litrede 0.30 kuruş , o da üç ayda bir ödeniyor . Bir de “ Süt Üreticileri Birliğine” ödenen yıllık aidat var . Üye olmazsan , süt teşviği , buzağı desteği gibi desteklerden mahrum kalırsın . Bu “ Süt Üreticileri Birliği “ ne yapar onu da bilmiyorum . Merkez Afyon’da haftanın cumartesi günü Şuhut’a gelerek hizmet vermeye çalışıyorlar , o gün işini halledemezsen Afyon’a gideceksin , o da ayrı bir masraf . Halbuki çiftçinin her türlü kaydını tutan Tarım ve Orman Bakanlığı taşra teşkilatı var , yasa ile kurulmuş çiftçinin çatı örgütü Ziraat Odaları var bu işleri onlar yapsın .
Şuhut merkezde dolaşırken bir esnaf , hocam şu trafik sorununu yazsan dedi . Ben de yazdım ama kulak veren yok . Gerçekten şehir içi trafik ve park sorunu gün geçtikçe artıyor . Vatandaş sabah aracına binerek geliyor , çarşıda trafiğin aktığı bir yere park ediyor , akşam evine giderken aracına binip gidiyor . Esnaf arkadaş işyerinin önüne aracını park ediyor , işyerini kapatırken aracına binip gidiyor . Bu da çarşıda trafik sıkışıklığına neden oluyor . Dolaysıyla sıkıntı yaşıyoruz . Bu nasıl çözülecek , başka yerler nasıl çözdüyse öyle çözülür . Öyle zor falan değil , kararlı olmak yeter .
2014 yılında köye dönüştürülen belediyeler neredeyse 10 yıl oldu . Belediyeleri kapatırken öyle propaganda yapıldı ki “ iyi ki köye dönüşmüşüz “ diyeceksiniz dediler . Gerçekten öyle mi , öyle olsan can kurban . Örnek ; Atlıhisar Belediyesinin 14 tane arsa , 1 kamyon , 1 otomobil , 2 otobüs , 1 kepçe vb. mallarına el konulmuş , 5 yıllık iller bankası payları (2019 a kadar yasa gereği nüfusa göre gelen para) il özel idaresine verilmiş , karşılığında ne verilmiş , ne verildiğini Atlıhisarlı hemşehrilerimin takdirine bırakıyorum . Bu belediyeler kamuda tasarrufu sağlamak için yapıldığını söylediler . Gerçekten öylemi ; Personeli kamu kurumlarına dağıtıldı , nerede tasarruf ? Araçları başka kurumlara dağıttılar , hala kullanılıyor , nerede tasarruf ?
Belediye olmayınca hizmetler aksadı , zavallı muhtarlar , belediye hizmetine alışmış vatandaşa hizmet vermekte zorlanıyorlar . Çünkü muhtarların bütçesi yok , ödeneği yok , Özel idarenin eline bakıyor . Balçıkhisar , Efeköyü , Kayabelen , Karacaören köyleri de benzer sorunlardan şikayetçi .